Boş boş yürüyordu Sai'nin yanında. Bazen eli onun eline çarpıyor ve kalp atışlarının hızlandığını hissediyordu. Bu ne öfkeydi ne de kin... Bu nasıl bir duyguydu ki böyle, hayatı boyunca hiç duymamıştı. Ama sanki güzel bir duyguydu. Kalbi mutlu atıyordu sanki. "Mutlu" ne kadar da uzak bir kelime ona. Neden şimdi birden kullanmaya başlamıştı ki bu kelimeyi? Aklından bütün duyguları taradı, insanların ona anlattığı, kulaktan dolma duygular. Mutluluk, sevinç, heyecan... Hiç biri yetmiyordu bu duyguyu anlatmaya. Nasıl lanet bir şeydi bu duygu? Güneş'in daha parlak, gölün daha mavi, kuşların daha canlı görünmesini sağlıyordu. Kuş sesleri bir ninni gibi geliyordu şimdi, hayatında hiç dinlemediği o ninnilerden biri.